Tarhana Çeşitleri Nelerdir?
Geleneksel lezzetlerimizden Tarhana, Anadolu’muzun sofralarında eksik olmayan, yöreye göre farklılık gösteren, birbirinden ayrı tadı olan, mineral yönünden zengin, vitamin deposudur. Antioksidan bir besin olup, probiyotik özelliği ile iyi bir protein kaynağıdır.
Ayrıca besleyici, iştah açan, doyurucu, tamamlayıcı ve bağırsak florasını düzenleyici özellikleri olan çorbaların ilk sıralarında yer alır.
Son derece meşakkatli ve hijyenik şartlarda üretimi yapılan bu özel lezzeti Datçam olarak aslına uygun bir şekilde ana malzemesinde mutlaka domates, yoğurt, un, kırmızı biber, soğan, sarımsakla lezzetlendirilerek hazırlıyoruz.
Tarhana ve çorbası içerdiği besin değerlerinden dolayı başta sağlığımız olmak üzere bebekler, okul ve oyun çağındaki çocuklar, yaşlılar ile tüm aile bireylerinin ve toplumun sağlığı için oldukça faydalıdır.
Olsa da Yesek Dediğimiz Yöreye Göre Değişen Tarhana Çeşitlerimiz Nelerdir?
Yüzyıllar öncesine dayanan Tarhana Orta Asya’da yaşam süren Türkler tarafından bulunmuş lezzetli ve faydalı bir yiyecektir. Ayrıca kültürel ve etnik bir gösterge olarak da kabul edilmektedir. Tarhana Ülkemizin birçok yöresinde kendine özgü bir şekilde yaygın olarak yapılmaktadır.
Un Tarhanası (Ege bölgesi): Soğan, domates, kırmızı biber ve bazı otların kaynatılması ile hazırlanır. Bu karışım soğutulur ve yoğurt ile un eklenir. Hazırlanan hamur ufak parçalara ayrıldıktan sonra çarşafa serilerek güneşte kurumaya bırakılır, elekten geçirdikten sonra hazır hale gelen tarhana iki sene içinde tüketilmelidir.
Göce Tarhanası (Ankara, Maraş, Muğla, Aydın): Domates, biber, soğan gibi ana malzemeler kaynatılır. Bu karışım soğutulur ve yoğurt ile göce (aşurelik budayın irmik gibi çekilmiş hali) eklenir. Ağzı kapalı, günde bir kez olmak kaydı ile karıştırılarak bekletilir. Bir hafta bekletmek yeterli olacaktır, ne kadar durursa o kadar ekşi bir tat meydana gelir. Hazırlanan hamur ufak parçalara ayırılıp kurumaya bırakılır. Elekten geçirdikten sonra hazır hale gelen tarhana iki sene içinde tüketilmelidir.
Top Tarhana (Isparta): Dövülmüş olan buğday, tuz ve dereotunun suda kaynatılmasıyla şiş hale getirilir. Soğutulduktan sonra maydanoz, yoğurt, nane eklenerek iyice yoğurulur. Sonra kurutma işlemine alınır ve pişirilmeden bir gün önce ılık suya konulur. Sonra börülce ve haşlanmış nohut ilave edilir tekrar kaynatılır, son olarak salça ve kızmış yağ ilave edilir.
Trakya Tarhanası (Edirne, Tekirdağ, Kırklareli): Edirne ilinde biber, soğan, yoğurt, salça ve dereotu kullanılarak yapılmaktadır. Kırklareli’nde ise bu malzemelere ilave olarak et suyu, peynir ve tereyağı kullanılmaktadır.
Ak Tarhana (Kütahya): Beyaz tarhana için süt kaynatıyoruz. Kaynayan süte un ilave ederek yoğuruyoruz. Hamur halini alınca güneş alan bir yerde parçalara ayırarak kurutuyoruz. Ardından beyaz tarhanamızı eliyoruz ve tekrar kurumaya bırakıyoruz. Ne kadar çok kurutulursa güvelenme ihtimali o kadar azalacaktır.
Süt Tarhanası (Çanakkale): Süt, tuz, karabiber birlikte kaynatılır. Sıcak bir şekilde kaynamamış buğdayın çekilmesi ile olan yarmanın üstüne dökülür. Çekene kadar karıştırılır. Daha sonra tepsilere ince bir şekilde yayılarak fırında kızartılır. Temiz bir örtünün üstüne ters çevirip, el ile ufalanır, tekrar tarhanayı yayarak kurutmaya bırakılır.
Yaş Tarhana (Kastamonu, Eskişehir, Çankırı): Doğal yağlı yoğurt geniş bir kovaya koyulur. Acı biber, kuru soğan, nane, maydanoz ve dereotu doğranmadan bağlanıp eklenir. Bunlar tarhanaya çok güzel koku verir. Domates, bir tane salatalık, bir adet ayva doğranıp Çankırı kaya tuzu koyulur ve karıştırılır. Kovanın kapağını kapatıp dinlenmeye alınır. Buna aygut denir 10 gün bekletilir. Her gün kapağını açıp karıştırılır. Ayrıca aygutda içine domates doğrayarak yenilebilinirse çok güzel olur. 10 gün sonra içindeki malzemeler süzülür un ile katı bir şekilde hamur yoğrulur üzerini örtüp İki üç gün bekletilir sonra tuz, kimyon, karabiber, yeni bahar, nane, maydanoz, dereotu, isteğe göre acı veya tatlı biber, domates, soğan eklenerek hamur tekrar yoğurulur, üstü kapanıp beklemeye alınır. Tarhana bekledikçe kabarıp taşar, altına temiz bir örtü serilerek bekletilir, taşması bitince poşetleri koyup dondurucuda saklanır. Kabarıp taşması birkaç gün sürebilir.
Şalgamlı Tarhana (Kahramanmaraş): Şalgam soyulup küp küp doğranır ve ayrı bir suda yumuşayıncaya kadar pişirilir. Suyun içine beyaz toz tarhana koyulup, kaynatılıp pişirilir. Tarhana pişince içine ezilen sarımsaklar da ilave olunup, tuz-karabiber eklenir. Sarımsakların kokusu çıkınca çırpıcı yardımıyla çorba pürüzsüz hale getirilir, çok katı kıvamdaysa gerekirse kaynar su eklenir. Haşlanmış küp şalgamları ve haşlanmış nohutları da arzuya göre ilave olunup bir taşım daha kaynatılır. En son olarak da çorba üzerine zeytinyağı ve tereyağı ile nane yağı yakılır.
Pancarlı Tarhana (Kastamonu): Pancar püre haline getirilir. Yoğurt ve tuz ekleyip unu azar azar ilave ederek koyu kıvamlı bir hamur elde edilir. Üzerini bir bez örtülür ve mutfakta 2 gün ekşimeye bırakılır. Ekşimiş hamurdan porsiyonlara göre parçalar alınır ve buzdolabı poşetine aktarılır. Hamurlar buzlukta muhafaza edilir. Pişirmeden birkaç saat önce buzluktan çıkarmanız yeterlidir.
Üzüm tarhanası (Tokat), Tatlı Tarhana (Malatya), Kıymalı Tarhana (Trakya), Kiren Tarhanası, Kızılcık Tarhana, Ekşi Tarhana (Kastamonu, Kütahya, Bolu, Bursa, Zonguldak), Beyşehir Tarhanası (Konya), Göçmen Tarhanası (Marmara) bölgesi …v.b. il il, ilçe ilçe çeşitliliği bulunmaktadır.
Sonuç olarak tarhananın tarihine bakıldığında köklü bir geçmişe sahip olduğu ortaya çıkmaktadır. Ayrıca tarhana üretimi bölgelere, yörelere göre farklılık gösterdiğini de görüyoruz. Bu farklılıklar zengin bir kültürel kaynağa sahip olduğumuzu da gösteriyor. Bu kültürel kaynağın korunması için orijinal halini bozmadan sürdürebilirliğini sağlamamız, üretmemiz ve tüketmemiz de önem arz ediyor.
Atalarımızdan bize miras olarak kalan tarhananın korunmasının önemini ve sorumluluğunu yeni nesillere aktarılmasında aracı olmaktan da, Datçam bünyesinde sizlere tarhanayı sunmaktan da mutluyuz.